www.somuncubaba.net 2008 003 0089 basyazi

1
8/14/2019 Www.somuncubaba.net 2008 003 0089 Basyazi http://slidepdf.com/reader/full/wwwsomuncubabanet-2008-003-0089-basyazi 1/1 1 Mart / 2008 Ölümsüzlük Şerbetini İçenler: Şehitler İnancı uğ runa canını veren, vatanı, milleti için her türlü cefaya razı olup, ölümü göze alan, en yüce mertebe- ye ulaşan kimselerdir şehitler. Canını verirken ölümsüzlük şerbetini içen erlerdir şehitler. Allah taraf ından rı  zık- landırılan, O’nun misafirleridir şehitler… Öyle bir manevî zevke ererler ki, tekrar dünyaya gelip yeniden şehit olmayı dileyecek derecede, büyük bir mükâfat ın muhatabı, Allah ve Rasûlünün yâr-ı yârenleridir şehitler… Hz. Peygamber (s.a.v), Mûte Savaşı’nda Zeyd b. Hârise’yi komutan tayin etti, o şehit olursa yerine Cafer b. Ebi Tâlib’in, o da şehit olursa yerine Abdullah b. Revâha’n ı n geçmesini bildirdi. Hristiyan Arap ve Rumlardan oluşan düşman kuvvetleri karşısında başkumandan Zeyd b. Hârise, Hz. Peygamber’in sancağ ını elinde tutarak ilerledi. Vücudu Rumlar’ın mı  zraklarıyla delik deşik oluncaya kadar çarpışı ve sonunda şehit oldu. Zeyd b. Hârise şehit düşünce, Cafer b. Ebi Tâlib sancağ ı aldı. Z ırhını giyerek at ına bindi. Düşmanın ortaları- na kadar ilerledi. Önce attan inerek, at ını şman ın yararlanamaması için saf dışı etti. O düşmanla çarpışırken, “Cennet de, ona yakla  şmak da ne güzeldir. Onun  şerbetleri tatlı ve so  ğuktur” diye mırıldanıyordu. Bu sırada şman taraf ından vurulup, bir eli kesildi. Sancağ ı di ğ er eline aldı. O da vurulup kesilince, sancağ ı koltuğ unun alt ına k ıst ırdı. Aldığ ı yaralarla yere düştü ve şehit oldu. Hz. Cafer’in iki kolunun da kesilmesi üzerine, şehadetinden sonra, Rasûlullah ona Cennet’te iki kanat takıl- d ı ğ ı n ı haber vererek şöyle buyurmuştur: “Cafer’i, Cennet’te meleklerle birlikte uçarken gördüm.” Kuş gibi ölümsüzlük iklimine kanat açan, Bedir’de Uhud’da, Hendek’te Mûte’de Hayber’de can verip, ebedî hayat ı alan mücahitlerdir şehitler…  Yemen’de, Rus Cephesinde, Balkanlarda, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlup ınar’da, terörle mücadelede, velhasıl mukaddes değ erlerimizin, vatanımı  zın savunmasında canlarını veren aziz şehitlerimiz; Hz. Cafer (r.a) gibi kanatlanıp cennete uçan bahtiyar insanlardır. Vakf ımı  z, 2005 yılında Darende’de “Hasan Gazi Şehitlik Anıtını inşa etmekle, yüzbinlerce ismi unutulmuş şehîdimizin anısına, 92 vatan evladının ismini levhalara yazmış, di ğ er şehitlerimizin isimlerini ise gönüllere kaz ı m ı şı r. 18 Mart Şehitler Günü vesilesiyle, millî ve manevî değ erlerimiz için canını verip ölümsüzlük şerbetini içen aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize en kalbî selamlarımı  zı sunuyoruz…  Summary The ones who drink the sherbet of immortality: The Martyr The Martyrs are the ones who die for the sake of their fatherland and facing up to the death they reach to the highest orders. They are the ones who drink the sherbet of immortality when they die. They are the guests of Allah who are given without stint. They have such an unearthly happiness there that they want to come into the world again and die for the sake of their country to be a martyr. There, they are with Allah and Muhammad the Prophet (pbuh). The martyrs are the warriors who die in Uhud, Bedir, Hendek, Mute and Hayber and have the eternal life. Our martyrs are beloved people who died in Çanakkale, Yemen, Russian Front and they are like St. Cafer winging to the heaven, who died during the prevention of terrorism to protect our fatherland. On the prompting day of March the 18th, we remember our beloved martyrs again with thankfulness and send our respects to them. Ba ş  yaz ı [email protected] İsmail PALAKOĞLU

Upload: somuncubaba

Post on 30-May-2018

231 views

Category:

Documents


0 download

TRANSCRIPT

8/14/2019 Www.somuncubaba.net 2008 003 0089 Basyazi

http://slidepdf.com/reader/full/wwwsomuncubabanet-2008-003-0089-basyazi 1/1

1Mart / 2008

Ölümsüzlük Şerbetini İçenler: Şehitler

İnancı uğ runa canını veren, vatanı, milleti için her türlü cefaya razı olup, ölümü göze alan, en yüce mertebe-

ye ulaşan kimselerdir şehitler. Canını verirken ölümsüzlük şerbetini içen erlerdir şehitler. Allah taraf ından rı zık-

landırılan, O’nun misafirleridir şehitler… Öyle bir manevî zevke ererler ki, tekrar dünyaya gelip yeniden şehit 

olmayı dileyecek derecede, büyük bir mükâfat ın muhatabı, Allah ve Rasûlünün yâr-ı yârenleridir şehitler…

Hz. Peygamber (s.a.v), Mûte Savaşı’nda Zeyd b. Hârise’yi komutan tayin etti, o şehit olursa yerine Cafer b.

Ebi Tâlib’in, o da şehit olursa yerine Abdullah b. Revâha’nın geçmesini bildirdi. Hristiyan Arap ve Rumlardanoluşan düşman kuvvetleri karşısında başkumandan Zeyd b. Hârise, Hz. Peygamber’in sancağ ını elinde tutarak

ilerledi. Vücudu Rumlar’ın mı zraklarıyla delik deşik oluncaya kadar çarpışt ı ve sonunda şehit oldu.

Zeyd b. Hârise şehit düşünce, Cafer b. Ebi Tâlib sancağ ı aldı. Zırhını giyerek at ına bindi. Düşmanın ortaları-

na kadar ilerledi. Önce attan inerek, at ını düşmanın yararlanamaması için saf dışı etti. O düşmanla çarpışırken,

“Cennet de, ona yakla şmak da ne güzeldir. Onun  şerbetleri tatlı ve so ğuktur” diye mırıldanıyordu. Bu sırada

düşman taraf ından vurulup, bir eli kesildi. Sancağ ı diğ er eline aldı. O da vurulup kesilince, sancağ ı koltuğ unun

alt ına kıst ırdı. Aldığ ı yaralarla yere düştü ve şehit oldu.

Hz. Cafer’in iki kolunun da kesilmesi üzerine, şehadetinden sonra, Rasûlullah ona Cennet’te iki kanat takıl-

dığ ını haber vererek şöyle buyurmuştur: “Cafer’i, Cennet’te meleklerle birlikte uçarken gördüm.”

Kuş gibi ölümsüzlük iklimine kanat açan, Bedir’de Uhud’da, Hendek’te Mûte’de Hayber’de can verip,

ebedî hayat ı alan mücahitlerdir şehitler…

 Yemen’de, Rus Cephesinde, Balkanlarda, Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, terörle mücadelede,

velhasıl mukaddes değ erlerimizin, vatanımı zın savunmasında canlarını veren aziz şehitlerimiz; Hz. Cafer (r.a)

gibi kanatlanıp cennete uçan bahtiyar insanlardır.

Vakf ımı z, 2005 yılında Darende’de “Hasan Gazi Şehitlik Anıtı”nı inşa etmekle, yüzbinlerce ismi unutulmuş 

şehîdimizin anısına, 92 vatan evladının ismini levhalara yazmış, diğ er şehitlerimizin isimlerini ise gönüllere

kazımışt ır.18 Mart Şehitler Günü vesilesiyle, millî ve manevî değ erlerimiz için canını verip ölümsüzlük şerbetini içen

aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize en kalbî selamlarımı zı sunuyoruz…

 Summary The ones who drink the sherbet of immortality: The MartyrThe Martyrs are the ones who die for the sake of their fatherland and facing up to the death they reach to the highest orders. They are the ones

who drink the sherbet of immortality when they die. They are the guests of Allah who are given without stint. They have such an unearthly 

happiness there that they want to come into the world again and die for the sake of their country to be a martyr. There, they are with Allah and

Muhammad the Prophet (pbuh). The martyrs are the warriors who die in Uhud, Bedir, Hendek, Mute and Hayber and have the eternal life.

Our martyrs are beloved people who died in Çanakkale, Yemen, Russian Front and they are like St. Cafer winging to the heaven, who died

during the prevention of terrorism to protect our fatherland.

On the prompting day of March the 18th, we remember our beloved martyrs again with thankfulness and send our respects to them.

Baş yazı

[email protected]

İsmail PALAKOĞLU